Doğal Afetler, Deprem ve Selden Korunma Yolları, Alınacak önlemler

DOĞAL AFETLER
Ders Dışı Etkinlik Çalışması: ( S- 211)
1- Bir doğa olayının afete dönüşmesine neler etki eder?
1- Yeryüzü şekilleri, 2- Jeolojik yapı, 3- İklim özellikleri,
4- Bitki örtülerinin durumu veya yok edilme durumları, 5- Beşeri yapı- insanların bilgi tecrübe, afete hazırlık durumu, teknolojik gelişmişlik düzeyleri)
2-Bazı doğal afetlerin dünyanın belli bölgelerinde toplanmalarının nedenleri nelerdir?
1-Volkanizma ve depremler genel olarak levha sınırlarında görülmesi, bazı afetleri de bunların tetiklemesi nedeniyle bunların yakın çevrelerinde oluşur. ( Tsunami, heyelan, Çığ düşmesi vb.). Ayrıca tropikal bölge denizleri üzerinde kuvvetli basınç farklarından doğan kuvvetli fırtına, kasırga, hortum olayları görülmektedir. Bunlarla birlikte olan şiddetli sağanaklar sel ve baskınlara yol açmaktadır.
3- Ülkemizde son on yılda meydana gelen doğal afetler içinde sellerin daha fazla yer tutmasının nedenleri nelerdir?
1- Ülkemizin yüksek dağlık ve engeli bir yapıda olması,
2-Ülkemizde genel olarak bitki örtülerinin çok yok edilmesi veya iç bölgelerde cılız olması,
3-Ülkemizde yarım kurak karakterli iklim ve oluşan sağanak yağışlar.
4- Sel tehlikesi anında insanların doğru ve zamanında uyarılmasını sağlayacak uyarı sisteminin olmamsı.
5- Çarpık kentleşme ve alt yapı nın yeterince yapılmaması veya yetersiz kalması.
4- Yakın çevrenizde yakın zamanda hiç sel felaketi yaşandı mı?
Hayır yaşmadı.
5-Sellere karşı alınacak önlemler neler olmalıdır?
1- Türkiye’nin meteoroloji radarlarından önce dağlık alanlardaki yağış miktarlarını iyi bir şekilde tahmin edebilen, şebeke şeklinde bir ulusal uyarı sistemi geliştirmek.( Türkiye’de, yağan yağışı DMİ, akışa geçen yağışı ise DSİ ölçmektedir. Hâlbuki ülkemizde toprağın nem durumunu, fırtınanın etkili olma süresi, yağmış ve yağacak olanyağışın miktarlarını vb. belirleyip tahmin eden ve nehirdeki akışı ve yükselmeleri hidro-meteorolojik modeller ile bir bütün içinde sürekli olarak takip edip sel ihbarlarını yapacak şekilde donatılmış ve görevlendirilmiş, bilimsel esaslara göre yönetilen bir teknik kuruluş olmalıdır. Bunun için Türkiye’de de, hidrolojik ve meteorolojik hizmetler bir an önce tek çatı altında toplanmalıdır.)
2- Şehirlerin İmar Planları hazırlanıp yenilenirken, sel yatakları hidro-meteorolojik analiz ve modeller ile ayrıntılı bir şekilde belirlenip buralarda yapılaşmaya kesinlikle izin verilmemelidir.
3- Ülkemizde doğal bitki örtüsü tahribinden vazgeçilmelidir. Ülkemizin bazı bölgelerinde aşırı ağaç ve orman kesimlerinin neden olduğu ve ağaçların suyu tutucu ve erozyonu önleyici rolünün göz ardı edilmesi sonucu yağmurlar sellere ve çamur deryalarına dönüşmüştür. Bunun tipik örnekleri Senirkent, Zonguldak ve Trabzon’da meydana gelmiş; trilyonlarca maddî zararın yanında, tamir edilemez çevresel zararlara sebebiyet vermiştir.
4- Sellenme olayları oluşan akarsu havzalarında sel ve taşkınları önleyici ıslah çalışmaları ve barajların yapılması,
5- İnsanların bu afetler etkileri ve korunma yolları konusunda eğitilmesi,( Sel öncesi, sel anı ve sonrasında halkın yapılması/yapılmaması gerekenler konusunda broşür ve benzeri şekillerle sürekli olarak bilgilendirilmesi gerekir. Ayrıca, ilk ve orta öğretim ders kitaplarındaki meteoroloji ve meteorolojik afetler ile ilgili bilgilerin bu işin uzmanlarınca, doğru ve yeterli bir şekilde verilmesi gerekmektedir.)
6-Toprak bilinçli kullanılmalı ve eğimli alanlar ağaçlandırılmalıdır.
7- Modern Hava Durumu programları ile İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerdeki fırtına, sel vb. tehlikeli hava şartları normal yayınlar kesilip anında, canlı olarak ve naklen verilmelidir.
Halk için selden korunmanın yolları:
1) Sel yataklarına yerleşmemek,
2) Meteorolojik sel gözetleme ve uyarılarına anında uymak,
3) Görünüşe aldanmayarak dibi görülmeyen hiç bir sel suyuna yüzerek, yürüyerek ya da otomobil ile girmemek,
4) Yakın bir yerde sel oluşumunun görüldüğü veya duyulduğu an, hemen daha yüksek güvenli yerlere tırmanmak ve/ya kaçmak şeklinde özetlenebilir.
5- Yaşadığınız çevrede başka doğal afet oldumu çevreyi nasıl etkiledi?
17 ağustos 1999 Marmara depremi yaşandı. İlçemizde çok fazla yıkım ve ölüme yol açmasa da yakın çevremizde çok önemli can, mal kaybına ve çevresel sorunlara neden olmuştur.
Etkinlik Çalışması: ( S- 215): Depremin bir şehre zarar vermesini önlemek için bir şehir planlamacısı coğrafyacı olsaydınız neler yapardınız?
1- Şehir kurulan veya şehrin genişlediği alanların zemin yapısının iyi incelenmesi ve yapılaşmanın sağlam zeminlere yapılaması, yeraltı suyu bakımında zengin olan alüvyal alanlara ve fay hatları üzerinde büyük yerleşim merkezleri kurulmamalı,
2- Çok katlı yapılaşmadan uzak durmak, binaların yapımında sağlam zemin ve yapı malzemesi seçilmelidir.
3- Bitişik nizam yapılaşmadan uzak durmak,
4- İnşaatların yapımında çok dikkatli davranmak, binalar deprem yönetmeliğine uygun inşa etmek,
5- Deprem ihtimali fazla olan yerlerde elektrik, doğal gaz vb. büyük felaketlere sebep olabilecek sistemlerde erken uyarı sistemi kurulmalıdır.
6- Sanayi tesisleri, yollar, barajlar, boru hatları ve tüneller depreme dayanıklı yapılmalıdır.
7- Yüksek binalarda muhtemel depremlere karşı yangın merdivenleri kurulmalıdır.
8- Depremin nedene olabileceği tsunami konusunda deniz kenarında oturan insanlar bilinçlendirilmelidir.
Bu içerik internet kaynaklarından yararlanılarak sitemize eklenmiştir

4 YORUMLAR

  1. biz soruyu yanıltıyoruz cevabı bekliyoruz bu sefer o bize soru soruyor eda arkadaşımızı tanımıyorum ama katılıyorum ve gerçekten bu ne yaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa

CEVAP VER
Lütfen yazınızı giriniz.
Lütfen adınızı buraya giriniz.