Toplumsal Dayanışmanın Önemi

Toplumsal Dayanışmanın Önemi
(Performans Proje Ödevleri)
Toplumsal dayanışma toplumun kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesi ve birlikte hareket etmesidir. Yaşamımızda toplumsal dayanışmanın çok önemli bir yeri olduğunu artık anlamamız gerekmektedir. Çünkü iyi yaşamamıza yardımcı olacak hareketlerden birisi dayanışmadır.
İyi bir başarı için çevre faktörlerimizi de iyileştirmek zorundayız. Çünkü insan sosyal bir varlıktır. Çevresindeki tüm olaylardan direk veya dolaylı etkilenir. Bu etkileşme insana zarar verdiği gibi zirveye çıkmasına da yardımcı olur. Dayanışmalar sayesinde toplumlar ve ülkeler kalkınır.
Kendi başarısızlığımız eğer bir toplum içinde olumsuz etki yapıyorsa oturup, düşünüp nerede neden hata yaptığımız irdelememiz gerekmektedir. Kısacası, birbirimizin gözünü oyacağımıza, pozitif dayanışma içerisinde olsak, hem kendimiz hem çevremiz hem de ülkemiz bundan faydalanacaktır.
Bireylerin beraber hareket etmeleri elbette ülkemiz için çok faydalı olur, buna en güzel örnek Kurtuluş Savaşıdır. Birlik ve beraberlik içinde olan toplum kendi kendini yönetir, dışarıdan müdehalelere izin vermez. Karşılaşılan sorunlar daha çabuk çözülür ve gelişmek için gerekli şartlar kolayca aşılır.
Kısaca Ülkemizin dünya ülkeleri arasında önemli bir yere gelmesi için, toplum olarak bir dayanışma (fikir birliği) içinde olmalıyız.
Atatürkün eğitime verdiği önem
Atatürk, büyük bir asker, büyük bir devlet adamı ve diplomat olduğu kadar, eğitim alanında da milletimizin çağ değiştirmesini, atılım yapmasını sağlayan büyük bir önderdir. Atatürk’ün Millî Eğitim konusuna gösterdiği ilgi ve bu konuda ileri sürdüğü görüşler incelendiği zaman, bu konuya adeta bir eğitim düşünürü gibi eğildiği, konunun bütün yönleriyle çok yakından ilgilendiği, çevresine Millî Eğitimin önemini anlatmak içni her fırsatı değerlendirdiği, Millî Eğitimde göz önünde tutulması gerekli amaç ve ilkeleri açıklığa kavuşturduğu görülür. Atatürk eğitim alanındaki yenileşmenin önderidir.
Atatürk’ün gözünde, Türk Millî Mücadelesi, sırf askerî mahiyette, düşmanı vatan topraklarından kovmayı tek amaç bilen bir hareket değildi. Askerî alanda kazanılacak zafer, millî kurtuluşun ilk şartı idi. Fakat zaferden sonra yapılacak işler, bağımsızlık savaşı kadar önemliydi. Savaş sürerken bile, Atatürk, savaş sonrasının sorunlarına hazırlanıyor, bu arada Millî Eğitim konusuna da eğiliyordu
Bu içerik internet kaynaklarından yararlanılarak sitemize eklenmiştir

CEVAP VER
Lütfen yazınızı giriniz.
Lütfen adınızı buraya giriniz.