BİYOLOJİK SAVAŞ VE KORUNMA

BİYOLOJİK SAVAŞ VE KORUNMA
Yüzyıllardır olduğu gibi günümüzde de dünyada barışın sağlanabilmesi için uluslararası kuruluşlar tarafından çalışmalar yapılmakta, devletler arası antlaşmalar düzenlenmekte, buna rağmen savaşları önlemek mümkün olamamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da silahlanma yarışı sürüp gitmektedir. Savunma amaçlı olduğu iddia edilen bu silahlar şüphesiz savaşa mani olmak için caydırıcı bir unsurdur da. Silahlanma saldırı veya caydırıcı amaca yönelik olabilir. Ama kullanılacağı mekan yerküremiz ve yerküremizde yaşayan insandır. Bu insanlar tarafından meydana getirilen şehirler, sanayi tesisleri, ulaşım, haberleşme, enerji vb. uygarlık abideleridir.
Bunları neden söylüyoruz; bilindiği gibi günümüzde savaşlar cephelerde yapılmamaktadır.
Yani yalnız silahlı kuvvetler arasında cereyan etmemektedir. Savaşan ülkeler asker ve sivil olarak top yekün bu acımasız, yok edici kavganın içinde yer almaktadır.
Doğrudan insana yönelik olarak yapılan sıcak savaşlarda kullanılan silahları, şu başlıklar altında saymak mümkündür.
– Klasik ve modern silahlar,
– Nükleer silahlar,
– Kimyasal silahlar,
– Biyolojik silahlar,
– Kozmik ve elektronik silahlar,
– Meteorolojik silahlar,
– Psikolojik silahlar.
Tüm bu silahların hedefi kesinlikle insanlardır. Gerçekte hepsi de büyük tehlike arzederler. Fakat nükleer, kimyasal ve biyolojik silahlar özel bir sınıfa dahildir. Çünkü, duyu organları ile keşifleri mümkün değildir. Bu nedenle insan hayatı daha çok tehlike altındadır.
TANIMI
Biyolojik savaş; insan, evcil hayvan ve faydalanılan bitkilerde ölüm veya zarar meydana getirmek, malzemeyi hasara uğratmak amacıyla mikroorganizmaların veya bunların toksinlerinin (zehirlerinin) kasten kullanılmasıdır.
Bakteriler, Riketsialar, Virüsler, Funguslar, Protozoalar gibi mikroorganizmalar biyolojik savaş maddesi (ajanı) olarak kullanılabilir.
BİYOLOJİK SAVAŞ MADDELERİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
Biyolojik savaş maddelerinin belli başlı özellikleri şunlardır:
1- Üretimleri kolay ve ucuzdur.
2- Depolama şartlarına ve dış şartlara dayanıklıkları fazladır.
3- Enfeksiyon yetenekleri fazla olup,salgın yapabilmektedir.
4- Hastalık yapmaktadır.
5- Vücuda çeşitli yollardan girer.
6- Kuluçka devreleri genellikle kısadır.
7- Teşhis ve tedavileri güç olup, çok zaman almaktadır.
8- Öldürücüdür.
BİYOLOJİK SAVAŞ MADDELERİNİN VÜCUDA GİRİŞ YOLLARI
1- Solunum Sistemi,
2- Sindirim Sistemi,
3- Deri,
4- Tenasül Organları,
5- Göz Konjiktivaları ile
Biyolojik ajanın vücuda giriş yollarına göre tehlike oranı artar. Örneğin; ŞARBON hastalığı mikrobu deri yolu ile alınırsa ölüm oranı %5-20 civarında iken, solunum yolu ile alındığında ölüm oranı %99’a kadar çıkar. Yine VEBA deri yolu ile bulaştığında ölüm oranı %20-30 iken, solunum yolu ile alındığında ölüm oranı %95’e kadar çıkar.Tüberküloz basilleri solunum yolu ile akciğerlere girince hastalık VEREM olur. Aynı basiller sindirim yolu ile alınırsa bağırsakta bağırsak hastalığı olur. TİFO mikrobu yaralardan geçerse az, sindirim yolu ile alınırsa çok tehlikeli olur.
BİYOLOJİK SAVAŞA KARŞI SAVUNMA
Biyolojik silahlara karşı savunma tedbirlerinden sorumlu makam Sağlık Bakanlığıdır. Ancak, diğer Bakanlık ve ilgili kuruluşlar da kendi hizmetleri ile ilgili savunma tedbirleri konusunda gerekli önlemleri almak durumundadırlar. Örneğin; bitki ve hayvanlarda ortaya çıkacak hastalıklara karşı tedbirler Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca, Biyolojik Ajan ile kirlenmiş sahaların temizlenmesi Çevre Bakanlığı, İtfaiye ve Sivil Savunma vb. kuruluşlarca yapılmaktadır. Biyolojik silahların kullanımını önleyecek veya kullanıldıklarında bunları etkisiz hale getirebilecek hiç bir kesin önlem pratik olarak yoktur, yakın gelecekte de olmayacaktır. Bu tür silahların üretilmesi, depolanması ve kullanılması oldukça ucuz, ancak bunlardan korunma, tedavi yöntemleri ise oldukça pahalı ve zordur. Etkili bir savunma için iyi eğitilmiş personele, çok etkili haber alma birimlerine, kaliteli ve etkili koruyucu malzeme, tespit ve teşhis araç ve gereçlerine, çok çabuk ve etkili bir şekilde organize olan Sağlık, Sivil Savunma ve İtfaiye teşkilatlarına gerek bulunmaktadır.
BİYOLOJİK SAVAŞ MADDELERİNDEN KORUNMA TEDBİRLERİ
1- Genel Tedbirler
a) Sağlık, İtfaiye, Sivil Savunma ve diğer ilgili personel ve halk, biyolojik savaş hakkında bilgilendirilmelidir.
b) Bunlara hijyen kural ve esasları öğretilmelidir.
c) Bütün yurtta aşı, serum, ilaç, hastane, doktor ve sağlık personeli yeterliliği sağlanmalıdır.
d) Planlanan aşılar zamanında yapılmalı ve gerekli sıhhi tedbirler alınmalıdır.
e) Biyolojik savaş maddelerine karşı koruyuculuk sağlayan malzemeler (maske, koruyucu elbise, kitler) temin edilmeli ve kullanılması öğretilmelidir.
f) Şahsi ve çevresel temizliğe dikkat edilmelidir.
g) Su ve besin maddeleri temiz olarak kapalı kaplarda bulundurulmalı ve gerektiğinde kaynatılmalıdır.
h) Hastalıklar, ilgili yerlere derhal haber verilmelidir.
I) Yetkililerin emir ve talimatlarına uyulmalıdır.
2- Bireysel Tedbirler
a) Varsa maske tak.
b) Kirlenmiş sahadan en kısa sürede uzaklaş.
c) Hiç bir şeye el sürme ve yere atılmış eşyaları alma.
d) Elbiseni düğmele, eldivenlerini giy ve açık yerlerini kapat.(kesik ve yaralar, yara bantı ile kapatılmalıdır.)
e) Yakınında sığınak varsa sığınağa gir.
f) Yanındaki içecek ve yiyecekten başkasını yeme.
g) İçecek ve yiyecekleri kaynat.
h) Kullanılacak malzeme ve araçları sterilize et.
ı) Vücudunu temiz tut.
j) Hastalık halinde derhal doktora müracaat et.
k) Şaşırma, heyecanlanma ve şayialara inanma.
3- Toplu Korunma
Toplu olarak korunma sığınaklar ile sağlanır. Sığınakların havalandırma tertibatlarının filtreli olması, giriş ve çıkışlarının iyi izole edilmesi gereklidir. Ayrıca sığınaklarda personele yetecek temizlik ve tedavi maddelerinin bulundurulması gereklidir.
4- Sığınaklarda Uyulması Gerekli Kurallar
a) Sığınağa girenlerin temizliği yapılmalıdır.
b) Kontrol ve muayeneden geçirilmeyen gıda maddeleri ile su sığınağa sokulmamalıdır.
c) Yiyecek ve içeceklerin kapalı kutularda bulundurulması, yiyeceklerin pişirilmeden yenmemesi ve suların kaynatılmadan içilmemesi gerekir.
d) Çöp ve dışkıları naylon torbalara doldurulup ağızları bağlı tutulmalı ve dezenfekte edilmelidir.
BİYOLOJİK SAVAŞ MADDESİ İLE KİRLENEN PERSONEL VE EŞYANIN TEMİZLENMESİ
Biyolojik taarruzdan sonra temizlenmek için en basit ve en tesirli usul, su ve sabunla yıkanmak ve yıkamaktır.
1- Personelin Temizlenmesi
Biyolojik maddelere maruz kalan personel, sıcak sabunlu su ile yıkanarak temizlenir, varsa mikrop öldürücü sabunlar kullanılmalıdır.
2- Eşyaların Temizlenmesi
Kirlenen elbise ve çamaşır ile diğer eşyalar ilk fırsatta sabunlu veya deterjanlı su ile yıkanır ya da kaynatılarak temizlenir. Koruyucu maske, filtre elemanları çıkarılarak dış ve iç kısımları temiz bir bezle temizlenir, sonra ılık sabunlu suda yıkanır ve dezenfektan kimyasal eriyikler kullanılarak temizlenir
3- Yiyecek ve İçeceklerin Temizlenmesi
Biyolojik madde ile kirlenen yiyecek ve içeceğe çok fazla dikkat edilir. Yiyecek ve içecekler hastalık meydana getiren tabii kaynaklardır. Sağlık personeli tarafından yenmelerine ve içilmelerine müsaade edilmedikçe kullanılmaz. Ancak aşağıdaki temizleme işlemleri yapıldıktan sonra yenilebilir ve içilebilir.
a) Taze sebze ve meyvelerin kirli kısımları kesilerek atılır ve bol su ile yıkanarak temizlenir.
b) Et ve buna benzer maddelerin 1-2cm. kalınlığında üst kısımları kesilip atılarak veya pişirilerek temizlenir. Kuru yiyecek maddeleri için kaynatarak pişirme en iyi yoldur.
c) Ambalajlı yiyecek maddeleri ise; (Sağlam ve dayanıklı ambalajlar kirlenme ihtimalini azaltır) karton ambalajlı yiyecek maddelerinde, ambalajın dış kısımları kireç kaymağı veya kimyasal bir madde ile silinir.Kuruduktan sonra dış kısımları atılır ve kullanılacak hale getirilmiş olur.
d) Teneke ve cam veya plastik ambalajlı yiyecek maddeleri kutusu açılmadan evvel 15 dakika suda kaynatılarak veya su ve sabunla yıkanarak veyahut mikrop öldürücüde dezenfekte edilerek temizlenir. Kural olarak açıktaki bütün sular dökülmelidir. Ancak bu gibi sular kullanmak mecburiyetinde kalınırsa su iyice kaynatılmalı (en az 15 dakika ) ve içine su arıtma tabletleri atılmalıdır. Kapalı kap ve su şişelerindeki su, dış yüzeyleri temizlenmek suretiyle içilecek hale getirilir. Çeşme ve akarsuların suları tıbbi kontrolden geçmeden içilmemeli ve kullanılmamalıdır.
4- Binaların Temizlenmesi
Özellikle ahşap binaların temizlenmesi güçtür. Binalar kireç kaymağı ile fırçalanarak veya süngerle, sıcak sabunlu su ile veya çamaşır sodası ile yıkanarak veyahut havalandırılarak temizlenir. Ayrıca binalar, biyolojik temizleyici madde kullanılarak da temizlenir.
5-Açık Yerlerin Temizlenmesi
Güneş ışığının bir çok mikroorganizmaları öldürücü etkisi olduğundan, genel olarak açıktaki gölgesiz yerleri temizleyebilir. Bununla beraber alçak ısılarda gölgeli bölgeler saatlerce tehlikeli olarak kalabilir. Geniş bölgelerin temizlenmesi mümkün değildir. Ancak, kirletildiğinden şüphe edilen önemli bölgeler, kimyasal temizleyiciler ve kostik soda eriyiği gibi temizleme maddeleri kullanılarak temizlenir.
ŞARBON VEYA DİĞER BİYOLOJİK MADDE TEHDİDİNDE NASIL DAVRANILMALIDIR
Boş veya toz maddeler içeren zarflar çeşitli kuruluşlara gönderilebilir. Bu öneriler böyle olaylarda yapılması gerekenleri içermektedir.
Panik yapmayın:
1. Antraks / Şarbon organizmaları deri, sindirim sistemi veya akciğerleri tutabilir. Hastalığın bulaşması için organizmanın zedelenmiş deriden geçmesi, yutulması veya aerosolize duman şeklinde solunması gereklidir. Hastalık antraks sporları ile temas sonrası uygun antibiyotiklerle erken tedavi ile önlenebilir. Antraks kişiden kişiye geçişle yayılmaz.
2. Gizli bir madde olarak antraksın etkili olabilmesi için çok küçük partiküller halinde aerosolize olması gereklidir. Bunun yapılması zordur ve büyük bir teknik beceri ve özel ekipmanları gerektirir. Eğer bu partiküller solunursa hayatı tehdit eden akciğer enfeksiyonu gerçekleşebilir, fakat acil tanı ve tedavi etkilidir.
AÇILMAMIŞ zarf veya “ANTRAKS” (ŞARBON) gibi bir saldırı mesajı içeren paket
1. Zarf veya paketi sallamayın veya içeriğini boşaltmayın.
2. Zarf veya paketi plastik bir torbaya koyun. İçeriğinin kırılmasını önleyin.
3. Zarfı yerinde bırakıp odayı terk edin. Kapısını kapayın ve bölgeye diğer insanların girişini önleyin
4. Elinizi sabun ve suyla yıkayın ve tozun yüzünüze bulaşmasını engelleyin.
Sonrasında:
-Evdeyseniz, olayı emniyet yetkililerine bildirin
-İşteyseniz, olayı emniyet yetkililerine ve binanızın güvenlik birimine veya amirinize bildirin
5. Mektup veya paketin fark edildiği anda odada veya bölgede bulunanların listesini çıkarın. Listeyi hem yerel sağlık yetkililerine hem de güvenlik güçlerine ilerideki inceleme ve bilgilendirme için bildirin.
Toz içeren zarf ve toz dış yüzeye saçıldıysa
1. Tozu temizlemeye çalışmayın. Saçılmış içeriklerin üzerini kıyafet, kağıt, çöp kabı gibi bir şeyle kapayın ve kabı kaldırmayın.
2. Sonrasında odayı terk edin, kapısını kapayın veya bölgeyi diğer insanların girişine kapayın.
3. Elinizi sabun ve suyla yıkayın ve tozun yüzünüze bulaşmasını engelleyin.
– Evdeyseniz, olayı emniyet yetkililerine bildirin
– İşteyseniz, olayı emniyet yetkililerine ve binanızın güvenlik birimine veya amirinize bildirin
4. Ağır kontamine (kirlenme) olmuş kıyafetlerinizi mümkün olduğu kadar kısa bir sürede çıkarın ve bir torbaya veya kapatılması mümkün bir kaba koyun. Bu kıyafet torbası doğru muamele edilmesi için acil müdahale ekiplerine/emniyet görevlilerine verilmelidir.
5. Mümkün olduğu kadar kısa sürede sabun ve suyla duş alın. Derinize çamaşır suyu veya diğer dezenfektanları uygulamayın.
6. Mümkünse odada ve çevredeki kişilerin özellikle de tozla teması olan kişilerin listesini çıkarın. Listeyi hem bölgesel sağlık yetkililerine uygun tıbbi bakımın yapılmasının sağlanması için hem de güvenlik güçlerine ileri bilgilendirme ve inceleme için verin.
Havalandırma Sistemi (Aerosolizasyon) ile odanın kontaminasyonu şüphesi
Örneğin havalandırma sisteminin kontaminasyonu (kirlenme) uyarısı veya genel alana biyolojik madde salındığı uyarısı halinde;
1. Bölgesel alan veya sahadaki havalandırma ünitelerini kapayın.
2. Sahayı hemen terk edin.
3. Sonrasında odayı terk edin, kapısını veya bölgeyi diğer insanların girişine kapayın.
Sonrasında:
– Evdeyseniz olayı emniyet yetkililerine bildirin
– İşteyseniz olayı emniyet yetkililerine ve binanızın güvenlik birimine veya amirinize bildirin
4. Eğer mümkünse binadaki havalandırma sistemini kapatın.
5. Mümkünse odada veya bölgede bulunanların listesini çıkarın. Listeyi hem bölgesel sağlık yetkililerine uygun tıbbi bakımın yapılmasının sağlanması için hem de güvenlik güçlerine ileri inceleme ve bilgilendirme için bildirin.
Şüpheli paket veya mektupların tanınması
Şüpheli paket veya mektupların bazı özellikleri şunlardır:
– Aşırı sayıda mektup
– El yazısı veya silikçe yazılmış adres
– Yanlış başlıklar
– Başlık var ama isim yok
– Genel kelimelerin hatalı yazılışları
– Gönderenin adresinin olmaması
– Aşırı ağırlık
– Orantısız veya gayri muntazam zarf
– Paket bandı veya ip gibi aşırı güvenlik malzemesi ile sarılmış olması
– Görsel şaşırtıcılar
– Gizli veya kişisel gibi uyarı notları
– Gönderenin adresindeki il ile uyumlu olmayan posta damgası
– Yağlı boyalar, renk değişimleri veya koku.
KİMYASAL SAVAŞ VE KORUNMA
Yüzyıllardır olduğu gibi günümüzde de dünyada barışın sağlanabilmesi için uluslararası kuruluşlar tarafından çalışmalar yapılmakta, devletler arası antlaşmalar düzenlenmekte, buna rağmen savaşları önlemek mümkün olamamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da silahlanma yarışı sürüp gitmektedir. Savunma amaçlı olduğu iddia edilen bu silahlar şüphesiz savaşa mani olmak için caydırıcı bir unsurdur da. Silahlanma saldırı veya caydırıcı amaca yönelik olabilir. Ama kullanılacağı mekan yerküremiz ve yerküremizde yaşayan insandır. Bu insanlar tarafından meydana getirilen şehirler, sanayi tesisleri, ulaşım, haberleşme, enerji vb. uygarlık abideleridir. Bunları neden söylüyoruz; bilindiği gibi günümüzde savaşlar cephelerde yapılmamaktadır. Yani yalnız silahlı kuvvetler arasında cereyan etmemektedir. Savaşan ülkeler asker ve sivil olarak top yekün bu acımasız, yok edici kavganın içinde yer almaktadır. Doğrudan insana yönelik olarak yapılan sıcak savaşlarda kullanılan silahları, şu başlıklar altında saymak mümkündür.
– Klasik ve modern silahlar,
– Nükleer silahlar,
– Kimyasal silahlar,
– Biyolojik silahlar,
– Kozmik ve elektronik silahlar,
– Meteorolojik silahlar,
– Psikolojik silahlar.
Tüm bu silahların hedefi kesinlikle insanlardır. Gerçekte hepsi de büyük tehlike arzederler. Fakat nükleer, kimyasal ve biyolojik silahlar özel bir sınıfa dahildir. Çünkü, duyu organları ile keşifleri mümkün değildir. Bu nedenle insan hayatı daha çok tehlike altındadır.
KİMYASAL SAVAŞIN TANIMI
Kimyasal özelliği nedeniyle öldürücü, yaralayıcı ve tahriş edici özellikler gösteren, sis ve yangın meydana getiren Katı, Sıvı, Gaz ve Aerosol halindeki maddeler ile yapılan savaştır.
KİMYASAL SAVAŞ MADDELERİNİN GENEL AYIRIMI
1. Fiziksel Durumlarına Göre
Katı,
Sıvı,
Gaz,
Aerosol.
2. Fizyolojik Etkilerine Göre
a. Zehirleyici Kimyasal Maddeler
Sinir gazları,
Yakıcı gazlar,
Kan zehirleyici gazlar,
Boğucu gazlar,
Uyuşturucu gazlardır.
b. Kargaşalığı Bastıran Gazlar
Gözyaşı getiren gazlar,
Kusturucu gazlar.
c. Kimyasal Maddelerin Kullanımlarına Göre
Savaş gazları (zayiat verdiren gazlar),
Yangın maddeleri,
Sis maddeleri,
Bitki öldürücüler.
d. Arazide Kalma Özelliklerine Göre
Uçucu gazlar (atıldığı anda 10-30 dakikadan daha fazla kalmayan gazlardır),
Kalıcı gazlar (30 dakikadan daha uzun süreli kalan gazlardır).
KİMYASAL MADDELERİN SEÇİM VE KULLANIMINI ETKİLEYEN GENEL FAKTÖRLER
Kimyasal maddenin etkin bir şekilde kullanımı, onun fiziksel ve kimyasal özellikleri ile meteorolojik şartlara bağlıdır Kimyasal maddenin etkinliğinin süresi saldırıda kullanılan maddenin fiziksel karakterine, miktarına, silah sistemine, kullanıldığı bölgenin arazi yapısına, saldırıya uğrayan kitlenin kimyasal maddeyi nötralize etme yeteneğine bağlıdır.
1.Kimyasal Saldırıya Hava Şartlarının Etkisi
Sıcaklık, sıcaklık farkı, rüzgar, nem vb. meteorolojik parametreler kimyasal ajanların performansını etkiler. Ajanların buharlaşması ve yayılması sıcaklık ve rüzgar hızı ile artar. Nemin fazla olması Iperit’in etkinliğini artırır. Yağmur ise bazı sıvı ajanların kontaminasyonunu yıkayabilir. Tabloda bazı ajanların hava şartlarına bağlı olarak kalıcılığı verilmiştir.
BAZI KİMYASAL AJANLARIN KALICILIĞI
Kimyasal Savaş Ajanı HAVA ŞARTLARI
Güneşli Hafif Rüzgarlı 20 C Civarı Nemli ve Rüzgarlı 10 C Sakin ve Güneşli Karlı -10 C Civarı
GA 1-4 1/2-6 saat 1-2 gün – 2 hafta
GB 1/4-4 saat 1/4-1 saat 1-2 gün
GD 2-5 gün 3-36 saat 1-6 hafta
VX 3-21 gün 1-12 saat 1-16 hafta
H 2-7 gün 1-2 gün 2-8 hafta
2. Kimyasal Savaş Maddelerinin Vücuda Girme Yolları
Buhar, Gaz ve Aerosol halinde zehirli maddeler solunum yoluyla, katı ve sıvı partiküller halinde olan zehirli maddeler deri yoluyla, yiyecek ve içecek maddelerine bulaşmış zehirli maddeler sindirim yoluyla girerler.
KİMYASAL SAVAŞ MADDELERİNİN KULLANMA ŞEKİLLERİ
Püskürtücü aletler veya spray-tanklarla, sıvı veya aerosol şeklinde, topçu mermileri, roket veya torpido mermileri içinde, mayınlarla, füzelerle, uçak bombalarıyla.
SAVAŞ GAZLARININ ÇEŞİTLERİ
Savaş gazları, cilde temas ettiği, personel tarafından solunduğu veya sindirim yolu ile alındığı zaman öldürücü ve zarar verici etkiler meydana getirirler. Standart savaş gazları şunlardır;
Sinir gazları,
Yakıcı gazlar,
Kan Zehirleyici gazlar,
Boğucu gazlar,
Kusturucu gazlar,
Göz Yaşartıcı gazlar,
Uyuşturucu gazlar.
SAVAŞ GAZLARININ GENEL ÖZELLİKLERİ VE KORUNMA
Zehirleme gücü çok yüksektir, Renksiz, kokusuz, havadan ağırdır, Yapıları kolaylıkla bozulmaz, Üretimleri kolay ve ucuzdur, Havaya, suya ve kimyasal maddelere karşı dayanıklıdır.
1. Sinir Gazları
Sıvı, gaz veya buhar halinde bulunurlar. Renksiz ve tatsızdırlar. Sıvı halinde ise kahverengidirler. Sinir gazları solunum ve cilt yoluyla vücuda girer. Kişinin sinir sistemini etkiler, kasları felce uğratarak solunum ve dolaşım sistemlerini durdurup ölüme neden olur. Sinir gazları Tabun GA, Sarın GB, Soman GD, VX Grubu, gazlardır. G Grubu gazları solunum yoluyla vücuda girer. Yeterli miktarda alındığı takdirde 1-2 dakika içerisinde ölüme sebebiyet veren gazlardır. Öldürücü dozu 1 Miligram kadardır. VX Grubu sinir gazları son zamanlarda geliştirilmiştir. G Grubundan daha öldürücüdür. Buhar ile solunum sistemlerinden veya sıvı ise deriden nüfuz edebilir. Atıldıkları yerlerde uzun müddet kalabilirler. Öldürücü dozu 0,4 Miligramdır.
a) Fizyolojik Etkileri: Sebepsiz ağız ve burun akıntısı, göğüs tıkanıklığı, solunum güçlüğü, görme bulanıklığı, gözbebeklerinin küçülmesi, kaslarda seğirme, bulantı ve kusma, aşırı terleme ve idrar tutamama, baş ağrısı, denge bozukluğu, şaşkınlık, miskinlik, sebepsiz sıçrama, çırpınma, koma ve ölüm.
b) Korunma: Sinir gazlarından korunmak için gaz maskesi, koruyucu elbise, eldiven ve bot birlikte kullanılmalıdır. Sığınak veya sığınma yerine girilmelidir. Şayet, sinir gazına maruz kalınmışsa, nefesinizi tutunuz ve örtünerek derhal kapalı bir yere giriniz. Yukarıda belirtilen fizyolojik etkiler görüldüğünde bir ATROPİN iğnesi yapınız. (Etkileri geçmediği takdirde 15’er dakika ara ile 2 nci Atropin iğnesi yapınız) Cilde bulaşmış ise pudra veya benzeri bir madde dökünüz 5-10 dakika sonra sabunlu su ile yıkayınız. Elbiselere bulaşmış ise bulaşan yeri kesip atınız veya elbiseyi çıkarınız. Göze kaçmış ise gözü su ile en az 30 saniye yıkayınız.
Evde iseniz, Gaz Alarmı verilince daha önceden hazırlamış olduğunuz sığınma yerlerine gidiniz. Taşıtta iseniz; taşıtın kapı ve pencerelerini, havalandırma tesisatını kapatınız. Rüzgarı karşınıza alarak hızla uzaklaşınız.
2. Yakıcı Gazlar
Genellikle sıvı ve buhar halinde bulunurlar. Gözleri cildi veya solunum yollarını yakmak suretiyle zayiata sebep olan geç tesirli kimyasal harp maddesidir. Yaptığı zehirlenmenin belirtileri genellikle 4-6 saat içerisinde ortaya çıkar. Bazı çeşitleri acı verirler. Renkleri renksizden koyu kahverengine kadar değişen yağlı sıvılardır. Buhar halindeyken normal olarak görünmezler. Bir kısmının kokuları olup sarımsak, acı badem, ıtır gibi kokuları vardır (İperitler, Arsenikler).
a) Fizyolojik Etkileri: Gözlerde sulanma ve yanma, gözlerde ışığa karşı duyarlılık, göz kapaklarının şişmesi, öksürük ve boğulma hali, gözlerde, boğaz ve nefes borularında iltihaplanma, ciltte kızarıklıklar ve kabarcıklar, bulantı ve kusma.
b) Korunma: Göz kapaklarını açık tutarak bol su ile uzun süre yıka. Tenine bulaşan sıvıyı yara temizler gibi sürtmeden sil. Koruyucu merhem sür. Bol su ile yıka. Elbiseni temizle ya da çıkar at.
3. Kan Zehirleyici Gazlar
Kalıcı olmayan çabuk tesirli gazlardır. Kandaki oksijenin vücut doku ve hücreleri tarafından alınmasını önlemek suretiyle ölüme sebep olurlar. (Hidrojen Siyanür, Siyanojen Klorid, Arsin)
a) Fizyolojik Etkileri:
Burun ve boğazda Tahribat, Titreme ve öksürük, Göğüs darlığı ve boğulma hali, Solunum hızlanması, Güç ve ağır solunum, Baş ağrısı, baş dönmesi, sersemleme, Bulantı ve kusma, Boğazlarda ve nefes borusunda şiddetli acı, Şiddetli baş ağrısı.
b) Korunma:
Varsa maskeni tak, Sığınak veya sığınma yerine gir, Açık ve temiz havaya çık.
4. Boğucu Gazlar
Boğucu gazlar solunum yoluyla vücuda girerler. Nefes yolları ve akciğerleri tahrip etmek suretiyle solunum sistemini etkilerler. Kanın ödemine neden olarak akciğerler sıvı ile dolar ve oksijen yetersizliğinden ölüme neden olabilirler. Çok uçucu olan bu gruptaki gazlar genellikle renksiz ve yeni biçilmiş çayır, çürümüş saman ve mısır püskülü kokusu gibi kokuları vardır (Fosgen, Difosgen).
a) Fizyolojik Etkileri: Göğüste darlık ve solunum güçlüğü, Öksürük ve gözlerde yaşarma, Yorgunluk, dudaklarda morarma, Burun ve boğazlarda tahriş ve akıntı, Bulantı ve kusma
b) Korunma: Varsa maskeni tak. Gazlı sahadan uzaklaş. Sığınak ve sığınma yerlerine gir. Oksijen cihazı tatbik edilir (Suni solunum yaptırılmaz).
5. Kusturucu Gazlar
Bu gazlar genellikle katı haldedirler. Isındıkça buharlaşır, yoğunlaşır, zehirli aerosoller oluştururlar. Kusturucu gazlar, genel olarak ayaklanmalarda ve kargaşalıkları bastırmada kullanıldığı gibi zehirli gazların tesirlerini artırmak amacıyla bu gazlarla da birlikte kullanılır.
a) Fizyolojik Etkileri: Burun ve boğazda tahriş, Öksürme ve aksırma, Boğazda ve nefes borusunda şiddetli acı, Bulantı ve kusma, Şiddetli baş ağrısı.
b) Korunma: Varsa maskeni tak. Sığınak veya sığınma yerine gir. Açık ve temiz havaya çık.
6. Gözyaşartıcı Gazlar
Genellikle gözlerde yanma, yaş gelmesi ve şiddetli baş ağrısı yaparak, ayaklanma ve nümayişlerde kullanılan gazlardır.
a) Fizyolojik Etkileri: Gözlerden bol yaş gelmesi, Cilt ve burun içerisinde iğnelenme, Şiddetli baş ağrısı, Bulantı ve kusma.
b) Korunma: Varsa maskeni tak. Ovuşturmadan gözler silinir. Su ve sabunla yıkanır
7. Uyuşturucu Gazlar
Buhar ve aerosol halinde atılırlar. Solunum yoluyla etkilerler. Zihni ve fizyolojik bozukluklar felç, körlük, sağırlık ve akıl hastalıkları yapar.
a) Fizyoloik Etkileri: Tansiyon yükselmesi, baş dönmesi, kalp çarpıntısı, ağız ve ciltte kuruma, görüşte bulanıklık, kusma ve kabızlık, uyuşukluk ve sersemleme, hayal görme ve sayıklama.
b) Korunma: Varsa maske takılır, koruyucu elbise giyilir. Temizlenmek için deterjan, sabun, su malzeme temizliği için Hidrokloritik ve Alkolsosik eriyikleri kullanılır.
KİMYASAL SALDIRIDAN ÖNCE YAPILACAK HAZIRLIKLAR
– Kimyasal savaş hakkındaki gerekli bilgileri öğrenin, çevrenizdekilere öğretin.
– Ev ve işyerinizin iç kısımlarında penceresi en az ve korumaya elverişli bir odasını sığınma yeri olarak hazırlayın.
– Hazırladığınız sığınma yerine dışarıdan içeriye gaz sızmasını önlemek için pencere kenarlarını ve kapı aralıklarını bant, yapışkan sünger ve macunla kapatın.
– Kimyasal savaşın ektilerine karşı korunma sağlayan malzemeleri temin etmeye çalışın ve kullanmayı öğrenin.
– Kendi kendinize yardım ve ilk yardım esaslarını öğrenin.
– Besinlerinizi gaz geçirmeyen cam ambalaj veya kutularda koruyun.
– İkaz ve alarm işaretlerini öğrenin.
KİMYASAL SALDIRI SIRASINDA ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Evinizde veya işyerinizde iseniz;
– Önceden hazırlamış olduğunuz sığınma odasına girin. Kapatılmış pencere ve kapı aralıklarını, ek önlem olarak sulandırılmış çamaşır suyuna batırılmış bez, battaniye veya benzeri battaniye ile örtün.
– Tehlike geçinceye kadar bekleyin.
– Eğer gözlerinizde yanma varsa bu gaz sızıntısının belirtisidir. Gözlerinizi bol suyla yıkayın.
– Ağız ve burunu ıslatılmış bez arasına konulmuş ıslak pamukla kapatın.
– Sızıntı olduğunu tahmin ettiğiniz bölgeyi, önce sulandırılmış çamaşır suyu ile daha sonra sabunlu su ile yıkayın.
– Radyoyu dinleyin ve açıklamalara uyun.
Dışarıda iseniz;
Sığınma yerlerine girmeden önce;
– Üzerinize gaz bulaşmış olabilir.
– Derhal elbiselerinizi çıkartıp bir poşet içine koyun.
– Cildinizi bol su ile yıkayın.
– Yukarıdaki tedbirleri alın.
Taşıt araçlarında iseniz;
– Pencere, kalorifer ve havalandırma sistemlerini kesinlikle kapalı tutarak en seri şekilde sığınma yerine girin.
KİMYASAL SALDIRIDAN KORUNMA VE İLK YARDIM
Toplu Korunma :
– Tehlike anında yakınınızdaki güvenli, kapalı bir yere girin. Paniğe ve heyecana kapılmayın. Yapılacak uyarılara göre hareket edin.
Kişisel Korunma :
– Varsa gaz maskesi takın. Sis ve duman içine girmeyin. Üzerinize gaz bulaşmışsa çıkartıp poşet içerisine koyun ve hemen temiz bir elbise giyin.
– Elbise dışında kalan çıplak deriye koruyucu merhem sürün ya da pudra dökün.
– Daha önce korumaya almadığınız yiyecekleri yemeyin. – Açık su kaynaklarındaki suları içmeyin.
– Alkol ve sigara kullanmayın.
İlk Yardım :
– Gazdan gözünüz etkilenmişse bol sabunlu su ile yıkayın.
– Yüzünüzü, kulağınızı ve boynunuzu su ile temizleyin.
– Mümkün olduğunca hareketten kaçınılarak, lüzumsuz enerji sarf etmeyin.
– Gazdan etkilenen kişiyi yürütmeyin ve konuşturmayın.
– Etkilenen kişiye alkollü içki ve sigara kullandırmayın.
– Etkilenen kişiye şekerli su, çay ve kahve içirin.
– İlk fırsatta en yakın sağlık kuruluşuna başvurun.
KİMYASAL SAVAŞ MADDELERİNDEN KİŞİSEL TEMİZLENME
1. Kişisel Temizlenme
Kimyasal bir taarruza maruz kalan bir kişi ciddi yaralanmalardan hatta ölümden kaçınmak için mümkün olan süratle vücudun açıktaki kısımlarını temizler. Eğer temizlenme çabuk ve tam olarak yapılmamış ise ilk yardım tedbirleri lüzumludur. Vücudun temizlenmesi için uygun malzeme su, sabun veya koruyucu merhemdir.
a) Gözlerin ve Yüzün Temizlenmesi: Kimyasal maddeler vücudun deri kısımlarına nazaran gözlerden daha çabuk emilirler. Zayiattan kaçınmak için gözlerin, yüzün ve maskenin temizlenmesi lüzumludur. Temizlenmeye göz, yüz ve maskenin içerisinde bütün kimyasal maddelerin temizlendiğine emin oluncaya kadar devam edilir.
b) Cildin Temizlenmesi: Ciltten kimyasal maddelerin temizlenmesinde sürat lüzumludur. Eğer kimyasal madde cildin içine girerse temizlenme veya tesirsiz hale getirme imkansız olabilir.
2. Kişisel Teçhizatın Temizlenmesi
Kişisel teçhizatı temizleme ve zamanı aşağıda belirtilmiştir.
a) Koruyucu Maske: Kauçuk maskenin dışı sıvı kimyasal gazları emeceğinden koruyucu maske kirlendikten sonra hemen temizlenir. Maskenin dış kısımları temiz bir bezle temizlendikten sonra su ile yıkanır. Maskenin iç kısmı temiz bir bezle silinir.
b) Elbise: Elbise aşağıda belirtilen şekilde temizlenir.
-Kimyasal gaz buharlarına maruz kalmış olan elbise güneş ışığında 4 ila 8 saat veya bütün bir gece havalandırılmak suretiyle temizlenir.
-Kimyasal gaz buharlarına maruz kalan kimyasal koruyucu elbise temizlemeyi gerektirmez. Çapı 1.3 cm’den daha büyük olan lekelerle kirlenen koruyucu dış elbiseler ve çapı 3 mm den daha büyük olan lekelerle kirlenen emprenye elbiseler tehlikelidirler. Bu durumda elbise derhal çıkarılır ve ilk fırsatta değiştirilir.
c) Botlar: Deri botlar kirlenmeden sonra mümkün olur olmaz sabunlu su, su veya kireç kaymağı ile temizlenir. Temizlendikten sonra yakıcı gazların botlardan geçişini geciktiren koruyucu yağ kullanılır.
Bu içerik internet kaynaklarından yararlanılarak sitemize eklenmiştir
Ekleyen: Berke

CEVAP VER
Lütfen yazınızı giriniz.
Lütfen adınızı buraya giriniz.