İngilizce Ders 10(On takısı, TO öntakısı,FROM (-den, -dan)iINTO (içine),FOR (için),a lot of (bir çok),Many – much – a lot of,How old (kaç yaşında)SOME OF (…nın bir kısmı),NEAR ),BY (yanında, yanıbaşında)

Günler ve On takısı
Haftanın günleri cümle içinde kendilerinden önce on takısını alırlar.
Sunday Pazar
On Sunday Pazar günü (Pazar gününde)
Take my books on Monday. Kitaplarımı pazartesi günü al.
TO öntakısı (-e, -a)
To kelimesi öntakı olarak kullanıldığında –kapıya, pencereye, bahçeye, odaya- kelimelerinin sonlarındaki –e, -a eklerindeki gibidir.
To the door kapıya
To the window pencereye

Come to our garden, please. Lütfen bahçemize gel.
Please go to their house. Lütfen onların evine git.
FROM (-den, -dan)
Bir yere doğru yön gösteren to öntakısının zıddı, Türkçe’deki –den, -dan ekinin karşılığı olan from dur.
From the door kapıdan
Go from the school to the train. Okuldan trene git.
Take these books from the table. Bu kitapları masadan al.
Bu iki takıdan form’un evvel to’nun sonra gelmesi şart değildir.
Come from the window to my table. Pencereden masama gel.
Go to the butcher’s from the grocer’s. Bakladan kasaba git.
INTO (içine)
-e,-a eklerinin karşılığı olan to ön takısı kapalı bir yer için kullanıldığı zaman into şeklini alır. Örnek : kapıya, duvara, masaya derken to kullanmamız gerektiği halde eve,okula, odaya girişi anlatırken into kullanılır.
into the house evin içine * eve
into the room odanın içine – odaya
into the school okulun içine – okula
Come into the house. Eve gel.
Put the chairs into my room, please. Lütfen sandalyeleri odama koy
FOR (için)
For -için- anlamında bir öntakıdır.
For Ahmet Ahmet için
For all teachers bütün öğretmenler için
Are there any letters for Ahmet? Ahmet için hiç mektup var mı?
a lot of (bir çok)
Bir çok anlamındadır. Sadece olumlu cümlelerde kullanılır.
A lot of books bir çok kitaplar
I have a lot of books. Bir çok kitaplarım var.
There are a lot of children in the street. Sokakta bir çok çocuk var.
Look at (… a bak)
Türkçe deki –bakmak- fiilinin İngilizce de karşılığı to look tur. Bu fiil emir olarak kullanıldığında yani –bak- dendiği zaman sadece look kullanıldığı halde, bakılacak yer de söylendiği takdirde fiilden sonra at ilave edilir. Bu at Türkçe deki –duvara bak, adama bak- cümlelerindeki -…a- işini görür.
Look at the door. Kapıya bak.
She is looking at that house. Şu eve bakıyor.
Many – much – a lot of
Many yalnız olarak kullanıldığında –çok, bir çok- anlamına gelir ve sadece sayılabilen isimlerle kullanılır.
Many books birçok kitaplar
Many cats bir çok kediler
Are there many books on the table? Masanın üstünde bir çok kitaplar var mı?
Olumlu cümlelerde many yerine genel olarak a lot of kullanılır. –birçok, çok- anlamındadır, yalnız olumlu cümlelerde kullanılır.
Are there many pencils in the bag? Çantada bir çok kalemler var mı?
There aren’t many pencils in the bag. Çantada bir çok kalemler yok.
There are a lot of pencils in the bag. Çantada bir çok kalemler var
Sayılması mümkün olmayan isimlerle kullanılan ve yine –çok- anlamında olan kelime –much- tır.
Much water çok su
Much sadece soru ve olumsuz cümlelerde kullanılır. Bu cümleler olumlu hale sokulacak olursa much yerine a lot of konulur.
Dikkat : İngilizce de sayılamayan isimler tekil durumdadır.
Is there much milk in the glass? Bardakta çok süt var mı?
There isn’t much milk in the glass. Bardakta çok süt yok.
There is a lot of milk in the glass. Bardakta çok süt var.
Many, much ve a lot of Türkçe ye çevrilişleri bakımından aynı anlamdadır. Ancak kullanılma yerleri değişiktir.
Many sayılabilen isimler, much ise sayılamayan isimler önünde kullanılır.
Many kelimesinin tercihen soru ve olumsuz cümlelerde kullanılmasına karşılık much sadece ve mutlaka soru ve olumsuz haldeki cümlelerde kullanılır. Her iki kelime de olumlu cümlelerde yerlerini a lot of bırakır.
How old (kaç yaşında)
-eski, yaşlı- anlamında olan old kelimesi how ile bir araya gelince –kaç yaşında- anlamını verir.
How old is Ahmet? Ahmet kaç yaşındadır?
How old is your son? Oğlunuz kaç yaşındadır?
Ahmet is twenty years old. Ahmey yirmi yaşındadır.
On the right (left) (Sağda – solda)
I am writing with my right hand. Sağ elimle yazıyorum.
There is a big tree on the left. Sol da büyük bir ağaç var.
Is the school on the right or on the left? Okul sağda mıdır yoksa solda mıdır?
SOME OF… (…nın bir kısmı)
Some of, gerek sayılabilen, gerekse sayılamayan isimlerle beraber kullanılır ve -…nın bir kısmı- anlamına gelir.
Some of the students öğrencilerin bir kısmı
Some of the soup çorbanın bir kısmı
NEAR
Near da in, on, under gibi bir ön takıdır. Anlamı “yanında, yakınında”
Near yanında, yakınında
Near the book kitabın yanında
Near the window pencerenin yanında
The pencil is near the book. Kalem kitabın yanındadır.
The yellow bag is not near the radio. Sarı çanta radyonun yanında değildir.
BY (yanında, yanıbaşında)
Bir nakil vasıtasıyla gidiş anlatılırken by kullanılır.
By train trenle
By bus otobüsle
Your daughter always goes there by train. Kızınız oraya daima trenle gider.
By kelimesi –yanında, yanıbaşında, hemen yanında, çok yanında- anlamlarını da verir. Near kelimesinden daha fazla yakınlık ifade eder.
She is standing near the tree. Ağacın yanında (yakınında) duruyor.
She is standing by the tree. Ağacın yanında (hemen yanıbaşında) duruyor.
Come and sit by me. Gel yanıma otur.
The car stopped by us. Otomobil yanımızda durdu.
By ön takısı –göre- anlamını da verir.
It is ten o’clock by my watch. Benim saatime göre saat on.
It is five o’clock by his watch. Onun saatine göre saat beş.
Kaynak: www.englishpage.blogcu.com

CEVAP VER
Lütfen yazınızı giriniz.
Lütfen adınızı buraya giriniz.