İngilizce’de bazı fiiller, past ve perfect tense kalıplarında kullanılırlarken, kullanıldıkları zamanların düzenli eklerini almazlar ve değişim gösterirler. Bu tür fiillere İngilizce’de Irregular Verbs (Düzensiz Fiiller) adı verilir.Aşağıda tabloda gördüğünüz üç tablodaki birinci sütun, fiilin mastar halini yani yalın halini gösterir. İkinci sütun fiilin past tense (geçmiş zaman) halini, üçüncü sütun ise perfect tense halini gösterir. Bu sütunlara fiilin birinci hali, ikinci hali ve üçüncü hali anlamına gelen V1, V2, V3 olarak da rastlayabilirsiniz (V = verb yani fiil) . Bu durum aklınızı karıştırmasın. Not: İngilizce’de bir fiilin veya kelimenin birden fazla anlamı olabilir. Aşağıda parantez içinde fiillerin yanında verilen anlamlar, fiillerin tek anlamları değildir, sözlüğe bakıldığında farklı anlamlara da geldiği görülecektir. Burada verilme amacı, sizlere ek bilgi vermek ve kelime dağarcığınızı geliştirmektir.
Infinitive (V1) Past Tense (V2) Perfect Tense (V3)
arise (ortaya çıkmak) arose arisen
be (olmak) was/were been
bear (dayanmak,doğurmak) bore borne
begin (başlamak) began begun
bite (ısırmak) bit bitten/bit
blow (esmek,üflemek) blew blown
break (kırmak) broke broken
bring (getirmek) brought brought
buy (satın almak) bought bought
catch (yakalamak) caught caught
choose (seçmek) chose chosen
come (gelmek) came come
creep (sürünmek) crept crept
dive (*suya* dalmak) dived/dove dived
do (yapmak) did done
drag (sürüklemek) dragged dragged
draw (çizmek) drew drawn
dream (düş kurmak) dreamed/dreamt dreamt
drink (içmek) drank drunk
drive (*araç* sürmek) drove driven
drown (*suda* boğulmak) drowned drowned
eat (*yemek* yemek) ate eaten
fall (düşmek) fell fallen
fight (dövüşmek) fought fought
fly (uçmak) flew flown
forget (unutmak) forgot forgotten
forgive (affetmek) forgave forgiven
freeze (donmak) froze frozen
get (almak,ele geçirmek vb.) got got/gotten
give (vermek) gave given
go (gitmek) went gone
grow (büyümek) grew grown
hang (asmak) hung hung
hide (saklamak,gizlemek) hid hidden
know (bilmek) knew known
lay (yaymak,sermek) laid laid
lead (yönetmek, yönlendirmek) led led
lie (yalan söylemek, uzanmak) lay lain
light (aydınlatmak) lit lit
lose (kaybetmek) lost lost
prove (kanıtlamak) proved proved/proven
ride (*ata/araca* binmek) rode ridden
ring (*zil,telefon vb* çalmak) rang rung
rise (çıkmak, yükselmek) rose risen
run (koşmak) ran run
see (görmek) saw seen
seek (araştırmak) sought sought
set (kurmak, hazırlamak) set set
shake (çalkalamak) shook shaken
sing (şarkı söylemek) sang sung
sink (batmak) sank sunk
sit (oturmak) sat sat
speak (konuşmak) spoke spoken
spring (sıçramak, fırlamak) sprang sprung
steal (çalmak,aşırmak) stole stolen
sting (sokmak, batırmak) stung stung
strike (vurmak, çarpmak) struck struck
swear (yemin etmek,küfretmek) swore sworn
swim (*suda* yüzmek) swam swum
swing (sallanmak, sallamak) swung swung
take (almak, götürmek) took taken
tear (yırtmak) tore torn
tell (söylemek) told told
throw (atmak, fırlatmak) threw thrown
use (kullanmak) used used
wake (uyanmak, uyandırmak) woke/waked woke/woken/waked
wear (giymek) wore worn
write (yazmak) wrote written
TOP 100 VERBS IN ENGLISH
accept
allow
ask
believe
borrow
break
bring
buy
can/able
cancel
change
clean
comb
complain
cough
count
cut
dance
draw
drink
drive
eat
explain
fall
fill
find
finish
fit
fix
fly
forget
give
go
have
hear
hurt
know
learn
leave
listen
live
look
lose
make/do
need
open
kabul etmek
izin vermek
sormak
inanmak
ödünç almak
kırmak
getirmek
satın almak
-ebilmek
iptal etmek
değiştirmek
temizlemek
taramak
şikayet etmek
öksürmek
saymak
kesmek
dans etmek
çizmek
içmek
sürmek
yemek
açıklamak
düşmek
doldurmak
bulmak
bitirmek
uymak, uygun olmak
sabitleştirmek, onarmak
uçmak
unutmak
vermek
gitmek
sahip olmak
işitmek
incitmek, incinmek
bilmek
öğrenmek
terk etmek
dinlemek
yaşamak
bakmak
kaybetmek
yapmak
ihtiyacı olmak
açmak
close/shut
organise
pay
play
put
rain
read
reply
run
say
see
sell
send
sign
sing
sit
sleep
smoke
speak
spell
spend
stand
start/begin
study
succeed
swim
take
talk
teach
tell
think
translate
travel
try
turnoff
turnon
type
understand
use
wait
wakeup
want
watch
work
worry
write
kapamak
düzenlemek, kurmak
ödemek
oynamak, [müzik aleti] çalmak
koymak
yağmak
okumak
cevap vermek
koşmak
söylemek
görmek
satmak
göndermek
imzalamak
[şarkı] söylemek, [kuş] ötmek
oturmak
uyumak
sigara içmek
konuşmak
harf harf söylemek
harcamak
beklemek
başlamak
[ders] çalışmak
başarmak
yüzmek
almak
konuşmak
öğretmek
anlatmak
düşünmek
tercüme etmek, çevirmek
seyahat etmek, yolculuk yapmak
denemek
[tv, ışık] kapamak
açmak
daktilo veya klavye ile yazmak
anlamak
kullanmak
beklemek
uyandırmak
istemek
[tv] izlemek
çalışmak
kaygılanmak
yazmak
ingilizce’de yer alan fiillerden sonuna “-ed” ekinin getirilmesiyle form değişikliğinin gerçekleştirilemediği fiillerdir.
Örneğin “I payed a lot for my new shoes.” cümlesindeki “payed” kelimesinin doğrusu “paid” olmalıdır.
Form değişikliği doğrudan “-ed” eki ile gerçekleşmeyen kelimelerin listesine aşağıda yer verilmiştir. Bu listeyi kullanarak fiillerin 2. ve 3. formlarını bulabilirsiniz.
İngilizce Fiiler Video Dersi
Kaynak: Bu içerik internet kaynaklarından yararlanılarak sitemize eklendi
Ekleyen: Berke
konular güzel